1 Haziran 2016 Çarşamba

TUKETİM ÇILGINLIĞI 25. KARE


ALİ İHSAN TOSUN


                Sinema teknolojisi; ekranda veya perdede, saniyede 24 kare resmin kaymasıyla oluşur. Göz; resimler arasındaki farkı algılayamaz. Sanki resimler canlı bir şekilde akıp gitmektedir. 24 resmin bir eksiği veya fazlası bile görüntünün akışında tutarsızlığa neden olur.

***
                Bu tekniği iyi bilen reklamcılar; 24 kare resimden sonra araya tek bir karelik reklamını yaptıkları ürünün resminin25. kare olarak koyarlar. Sonra tekrar 24 resim ekleyerek filmin akışını bozmadan devam ederler. İki 24 karelik resim arasındaki tek bir resmi göz algılayamaz. Gözden daha gelişmiş beyin bunu algılayabilir. Bu ürünün resmi farkında olamadan beynimize yerleştirir.
                ‘25. kare’ tekniği ile bilinçaltına istenilen mesajlar gönderilerek beyin kontrol altında tutulabilir.  Bu bir ‘algı operasyonu ’dur.

                ***
                Alıveriş esnasında ürünü gördüğümüzde beyin ürünü algılar ve farkında olmadan hiç ihtiyacımız olamadan o ürünü satın alırız.
21. yüzyılda savaşmadan kitleleri bu yöntemle yönlendirebilmek mümkündür.

                ***
                Sinema tekniğini kullanarak dünyadaki birçok şirket bu yöntemle ‘tüketim çılgınlığı’ diyebileceğimiz ‘çılgınlığa’ imza atmış olur. İnsanlar o tür ürünlerin sağlığa faydalı ya da zararlı olduğuna bakmaksızın ‘tüketim çılgınlığı’na katkıda bulunur.

                Burada karlı olan sadece üretici ve satıcı şirketin sahipleri, reklam şirketindekileri, vergi alan dev let!... 

                ***
                Son günlerde medyada ‘gıda terörü’ ile ilgili birçok haberlere şahit oluyoruz. Sağlıksız koşullarda merdiven altı üretim…  Koruyucu madde olarak içerisine katılan kanserojen maddeler… Fare zehri…  
                Sebzelere tat veren yapay aroma, hormonlu sebze ve et, fabrikalarda üretilen çeşitli gıdalar genleriyle oynanmış GDO’lu ürünler ne kadar güvenli?

                ***
                Hükümetimizin bu konuda gerekli tedbirleri aldığı kanaatindeyiz. Dev laboratuvarlar kurarak gıda denetimi yapıldığını biliyoruz. Bir zamanlar İsrail’den alınana DNA’sıyla oynanmış hibrit tohumlar yerine kendi tohumumuzu üretiyoruz.

***
                ‘Tüketim çılgınlığı’ndan yararlananlar kimler? Amaçları sadece ‘kâr’ etmek mi? 25. Kare metodunu kullanarak ‘zihin kontrolü’ yapılabilir mi? Masum çocukların beyinlerini bozuk inanç ve ideolojilerle bulandırabilirler mi? Çizgi filmlerde de kullanılıyor mu? Kullanılıyorsa çocuklarımız ne kadar güvende?

                ***
                Avrupa’da birçok ülkede 25.Kare e yöntemi yasaklanmıştır. Bu yöntemi kullananlara büyük cezalar verilmektedir. Amerika’da da kontrol altında tutulmaktadır. Ya dünyanın geri kalan ülkelerinde?
                Zaten ‘tüketim çılgınlığı’nı ve ‘zihin kontrol yöntemi’ni kullananalar bu ülkelerle birlikte İsrail’deki dünyayı yöneten büyük şirketler değil midir?

                ***
                Peygamber Efendimiz (SAV); ‘’İlim Müslümanın yitik malıdır. Nerede olsa alınmalıdır.’’ sözü ne kadar önemli bir derstir inananlara. Bilim ve teknolojide üstün olan ülkeler dünyayı istediği gibi yönlendirmektedir, sömürmektedir.  
                Bir ülkenin en büyük zenginlik kaynağı; ne yeraltı, ne yerüstü zenginlik kaynaklarıdır. Bir ülkenin en büyük zenginlik kaynağı beyin gücüdür, yetişmiş elemanıdır. Bu yüzden ‘eğitim’e bugünkünden daha fazla önem vermeliyiz.

                ***
                Cumhurbaşkanımızın öğretmenlerimizin eğitimi konusundaki çalışmalarını takdirle karşılıyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder