31 Mayıs 2016 Salı


ÇAĞ KAPATAN PADİŞAH
ALİ İHSAN TOSUN

www.edebalice.blogspot.com.tr

 

Bu kitaplar Fatihtir, Selimdir, Süleymandır.
Şu mihrap Sinanüddin, şu minare Sinandır.
Haydi artık uyuyan destanını uyandır.!

Bilmem, neden gündelik işlerle telaştasın
Kızım, sen de Fatihler doğuracak yaştasın.!

            ***
            Fatih Sultan Mehmet; Ortaçağı kapatan Padişah olarak tarihe geçmiştir.

***
Ortaçağ Türk İslam alemi için aydınlık bir ‘çağ’ iken Batı için karanlık bir çağdır.
            Ortaçağda Avrupa sefaletin, barbarlığın, çağdışılığın, vahşetin yaşandığı bir dönemi geçirmiştir. Allah’ın en şerefli mahlûk olarak yarattığı insanlar asiller, burjuvaziler, köylüler ve köleler diye sınıflara ayrılmıştı. Her alttaki bir üsttekinin emrine amade idi. Üsttekine karşı sorumlu idi.
Kanun önünde asillerle kölelerin, köylülerin hatta burjuvazilerin hakkı bir değildi.
            Ortaçağda Avrupa’da krallar istemedikleri kişileri arenalarda vahşi hayvanlara parçalatmaktan zevk alıyorlardı. Kazıklı voyvodalar sarayın üst katından kazıklara attıkları insanların çığlıklar içerisinde ölümlerinden zevk alıyorlardı. Bu onlar için belki de bir spor karşılaşmasını seyreder gibi zevk veriyor idi.
             Ortaçağ Avrupa’sında Kilisenin etkinliği söz konusu idi. Suçlular kilisenin buyruğu doğrultusunda Engizisyon mahkemelerinde yargılanıyor Fransa'da giyotinden önce soylular genellikle kılıçla ya da baltayla idam ediliyordu. Diğer suçlular çeşitli işkence aletleriyle…
Ortaçağda Engizisyon Mahkemesi; Valdensesler ile Katharlar'ın, kurulu düzeni sarsan öğretiler yaymaya başlamaları üzerine, 1231'de Papa IX. Gregorius tarafından kuruldu.
Engizisyon Mahkemesi'nde mahkûm suçunu kabul edene kadar işkence görür, eğer suçunu kabul etmezse işkenceden ölürdü. Suçunu kabul ise hapiste çürürdü.
Dünyanın yuvarlak olduğunu söyleyen Galileo Gelilei; Engizisyon mahkemeleri tarafından kiliseye karşı suç işlemiş sayılarak cezalandırıldı.
Avrupa bu şekilde adeta karanlık içinde iken Türk İslam Medeniyeti, insana en güzel şekilde davranmayı kendisine en büyük görev kabul etmiştir...

***
Ortaçağda Avrupa’da “Kavimler Göçü”yle toplumlar yerlerinden sürülüyor, güçlü olanın hâkimiyeti söz konusu oluyordu. Yer değiştirmedik hiçbir toplum, hiçbir insan yoktu.
 Din bozulmuş, gerçek İncil kaybolmuş, kendilerine göre kendi yazdıkları İncil’e inanmaya başlamışlardı. Kilisenin etkisi her alanda kendini göstermeye başlamıştı. Din insanlara mutluluk vermek yerine papazların çıkarlarına hizmet etmeye başlamıştı.
Ortaçağ Avrupası çeşitli sapık inançlara sahipti. Ruhi bulanıma düşen ya da düşürülen insanların içine şeytan musallat oldu diye insanlar diri diri yakılmakta idi.

***
İşte bu yüzden Fatih Sultan Mehmet ‘Çağ Kapatan Padişah’ olarak anılmalıdır bence!... k olarak yarattığı insanlar asiller, burjuvaziler, köylüler ve köleler diye sınıflara ayrılmıştı. Her alttaki bir üsttekinin emrine amade idi. Üsttekine karşı sorumlu idi.
Kanun önünde asillerle kölelerin, köylülerin hatta burjuvazilerin hakkı bir değildi.
Ortaçağda Avrupa’da krallar istemedikleri kişileri arenalarda vahşi hayvanlara parçalatmaktan zevk alıyorlardı. Kazıklı voyvodalar sarayın üst katından kazıklara attıkları insanların çığlıklar içerisinde ölümlerinden zevk alıyorlardı. Bu onlar için belki de bir spor idi.
Ortaçağda Avrupa’da “Kavimler Göçü”yle toplumlar yerlerinden sürülüyor, güçlü olanın hakimiyeti söz konusu oluyordu. Yer değiştirmedik hiçbir toplum, hiçbir insan yoktu.
Din bozulmuş, gerçek İncil kaybolmuş, kendilerine göre kendi yazdıkları İncil’e inanmaya başlamışlardı. Kilisenin etkisi her alanda kendini göstermeye başlamıştı. Din insanlara mutluluk vermek yerine papazların çıkarlarına hizmet etmeye başlamıştı.


Delikanlım, işaret aldığın gün atandan
Yürüyeceksin... Millet yürüyecek arkandan !
Sana selam getirdim Ulubatlı Hasandan ....
 

Sen ki burçlara bayrak olacak kumaştasın;
Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın.!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder